Haftalık Degerlendirme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Haftalık Degerlendirme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Ocak 2019 Pazar

Haftalik Degerlendirme (07.01.2019-11.01.2019)

Madem bilançolar kapandı önce oradan ufak bir hatırlatma ile başlayalım. Dördüncü çeyrekte TL; Dolar, Euro ve Japon Yeni’ne göre sırasıyla %12,2, %13,3 ve %9,8 değer kazandı. Bu döviz açık pozisyonu bulunan şirketler için kısmi rahatlama getirecek. Örneğin Eylül 2018’de kur artışı sebebiyle kur zararı yazan TTKOM, bu dönem (eğer döviz pozisyonu vs. hala aynıysa) 1,830 mllyon TL civarı kur farkı geliri yazacaklar. Bir konuda da uyrıda bulunayım. 4. çeyrek için böyle olması TTKOM için iyi ama yıllıkta kur sebebiyle zarar yazdığı dönemlerde oldu.
Paylaş:
Devamı

30 Aralık 2018 Pazar

Haftalik Degerlendirme (31.12.2018-04.01.2019)


2019 için düşünebildiklerimi, beklentilerimi vs. uzun uzun paylaştıktan sonra müsaadenizle o konulara tekrar girmeyeceğim. Merak edenler buraya tıklayabilir. Garip bir durum içerisindeyiz. Yabancı takas oranı grafiği aşağıda (Benim bildiğim kadarıyla İş Bankası’nınki de aynı aşağıda grafik gibi T-2 günü gösteriyor). 
Paylaş:
Devamı

15 Aralık 2018 Cumartesi

2 Aralık 2018 Pazar

Haftalik Degerlendirme (03.12.2018 - 07.12.2018)


Bu hafta garip bir haftaydı. Cuma günü dolar endeksi bence G-20 hayal kırıklığı olacak derken ABD endeksleri yeşil kapattı. ABD’de tahvil faizleri düştü, biz de tahvil ihalesi haberi düştü (belki de denk geldi) tahvil faizleri ortalama %1,9 arttı (belki de Pazartesi günkü enflasyonu fiyatladırlar, ben enflasyonun beklenti ya da beklenti altı geleceğini tahmin ediyorum. Nedenini sormayın:), teknik bir nedeni yok tamamen içgüdüsel), döviz sepeti yükseldi. 
Paylaş:
Devamı

24 Kasım 2018 Cumartesi

18 Kasım 2018 Pazar

Haftalik Degerlendirme (19.11.2018 - 23.11.2018)


Ekonomi nasıl derseniz, üzüntü ile söylerim ki kötü. Açıklanan verilere göre enflasyon yüksek (TUİK raporuna göre Tarım-ÜFE, 2018 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre yüzde 0,88, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 9,44, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 16,02 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 11,87 artış göstermiş), sanayi üretimi düşüyor, işsizlik artıyor ve inşaat sektörü daralıyor. Seçimler de yaklaşıyor.
Paylaş:
Devamı

11 Kasım 2018 Pazar

Haftalik Degerlendirme (12.11.2018 - 16.11.2018)


Yokluğumda mesaj atan, soran herkese tüm kalbimle teşekkür ederim. En son şöyle konuşmuştuk: “Bir süre yine gün için izlemeyeceğim ekranı. Şaşırdık mı? Hayır. Zaten önemli zamanlarda benim işim çıkmasa şaşarım” Aynen de konuştuğumuz oldu, yani bilanço dönemini toptan kaçırdım. Dürüst olayım, ne alım ne de satım varantı fırsatlarını değerlendirebildim… Off off…Neyse… Bu arada yine iş seyahatine çıkacağım ama bu kadar kopuş olmasını beklemiyorum.
Paylaş:
Devamı

21 Ekim 2018 Pazar

Haftalik Degerlendirme (22.10.2018-26.10.2018)


Bankalar sorunlu alacaklarının bir kısmını varlık yönetim şirketine satıyor. Banka bilançosunda bunlar gözükmüyor ama bunlar alacak olarak ekonomimizin içinde maalesef var olmaya devam ediyor. Şirket iflas edemiyor ve konkordato (büyük bir turizm firması, yani hunharca turist geldiği zaman, lojistik firması yani tedarik zincirinin “hamal”ı, bir mandıra firması yani 100 lerce işçi ve çiftçinin geçim kapısı….inşaat, tarım makineleri, ayakkabıcılıki gıda, boru, tekstil, hayvancılık) haberleri geliyor maalesef. Özetle bu firmalar hep alacaklarımı toplayamıyorum diyor. 


Bu çok tehlikeli bir sorun. Bu konuda gerçekten çözüm bulunmasını canı gönülden istiyorum. Alınan kararlarla kredileri yeniden yapılandırma ve borcu erteleme olabilir diyor. Belki bu tip uygulamalar şirket kendini toplayacak (gerçekten çok isterim). Diğer taraftan bu seneki büyümemiz %4 iken borcunu ödemeyen kaç şirket gelecek sene eğer %2,5 büyürsek borcunu nasıl ödeyecek bilemiyorum. Fakat istemesem de bir şeyi yazmam gerekiyor. Bazı şirketler batmak zorunda malesef. Demesi kolay diye düşünmeyin lütfen, ne dediğimi iliklerine kadar hisseden biri olarak bunu yazıyorum. Onların batmaması sadece hak edenlerin finansal kaynaklara erişmesini engellemiyor aynı zamanda ekonomi üzerine yük oluyor.

Peki bu arada banka ne yapacak. Biz tasarruf etmiyoruz. Banka hem kredisini geri alamıyor (üsteki paragrafta konuştuğumuz gibi) hem de içerden kaynak (mevduat) bulamıyor. Dışardan borçlanabiliyoruz (bu haftada İş Bankası’nın da haberi geldi) yüksek bedellerle malesef. Geçen hafta dediğim gibi bu oldukça büyük bir tehlike. Banka demişken İş Bankası hisseleri (belki de ilintili olduğu diğer kurumların olumsuz etkilenmesi ihtimali) konusunda kişisel görüşümü belirtmeyeceğim. Olabildiği kadar blogta tarafsız kalmaya çalışıyorum. Bence bu tip haberler yabancı yatırımcı rahatsız olabilir. Türkiye Kalkınma Bankası bütün BDDK kurallarından istisna tutulacak galiba. Yani sistem dışında bir banka olacak. Eskilerden de (Özal döneminde de vardı) böyle şeylerde vardı.

Brunson bırakılınca ABD sevindi. Umarım bizim de sevineceğimiz haberler onlardan gelir. ABD demişken İran konusu bıçak sırtı tabi. Tüpraş ile ilgili haberler vardı. Olursa Tüpraş’ı olumlu etkileyebilir ama konumuz bu değil. Bildiğim kadarıyla Avrupalı firmalar, Ruslar, Hindistan vs. (Çin hariç) İran’dan kaçıyordu. Bakalım bizim durumuz ne olacak.


Enflasyon mücadele programını hala anlamıyorum (geçen hafta konuştuk). Adil fiyatın ne olduğunu belirlemek için 10-20 yıl süren davalar var (inanmıyorsanız rekabet hukuku konusunda araştırma yapın) ama zabıtanın bu konuda gerçekten nasıl etkisi olacak çok merak ediyorum (siyasetle ilgilenenler bu konunu ne kadar önemli olduğunu bilirler). Neyse enflasyonun hemen düşmesini uzun bir süre istemiyorum, tabi tüketici gözüyle bakmazsam. Çok mu saçma geldi. Ekonomi ayakta kalsın diye istiyorum. Bu sene kredi faizleri ortalama %30 olsun. Firma % 30 faizle kredi almış. Varsayalım seneye bizim enflasyon %7 oldu.  Firmaların ciro artışı da reel de %7 olsun. Yani ciroda artış %14 olsun. Aradaki farkı %16 nasıl ödenecek. Bu yüzden hemen düşmesini istemiyorum enflasyonun.


Genelde bize karşı durmadan savaşan dış güçler vardır bizim yaygın kanımıza göre. Biz onları sevmeyiz ama dış borçlanmayı da onlardan yaparız. Yani ihtiyaç duyulan parayı onlardan alırız. Bu durum biraz tezat değil mi sizce de. Hem onların buraya koyduğu milyarlarca dolarları var, biz onların sevmediğimizi söylüyoruz hem de borcu gidip onlardan alıyoruz. Farkında mısın bilmiyorum ama hazine %7,5 efektif faiz ile dolar üzerinden borçlanmış diye hesaplanıyor. 3 katı kadarda talep gelmiş bu çok güzel, ama yılbaşına bu rakam %4,5-5 civarındaydı. Esas sorun hazine bu maliyetle borçlanırsa, bankalar, holdingler kaçtan nasıl borçlanacak.



FED vs. kaynağı kesti biliyorsunuz. Zorlu bir dönemdeyiz ve dışardan borçlanmak gittikçe zorlanıyor. Ben bunu aklımdan çıkarmıyorum. Tüketici güveni, üretim verileri vs. deki azalma bir tarafa diğer taraftan cari açıkta beklenen azalma vs. diğer tarafta. Fakat bu seferde vergi gelirlerinde azalma problemi ortaya çıkıyor, gelen zamlar sebebiyle. Yani fiyat arttı, tüketince alınan vergi arttı ama tüketen azaldı. Bu çarpma işlemi şimdilik gelirin azaldığını söylüyor (inanmayan Eylül ayı için merkezi bütçe tablosuna bakabilir elbette). Geçen hafta konuştuk ama IMF raporu önemliydi. Tekrar söyleyeyim özetle. Dünyada ortaya çıkan enflasyon beklentisi, bu bizim için olumsuz. Ticaret savaşları zarar verir (eğer ki mali piyasalar paniğe kapılırsa çok daha fazla zarar verir). Böyle giderse ne mi olur? Ekonominin tansiyonu artar, eğer tansiyonu döviz ile ölçüyorsunuz. Bakın olay IMF sevmek sevmemek, haklı haksız bulmak, taraflı tarafsız bulmak değil. Bize kaynak sağlayan kurumlarda bu raporu okuyor (Aynı kredi notu veren kurumlar gibi). Sorun burada, IMF raporunda çok fazla Türkiye sözü geçiyor.

Buraya kadar anlattıklarımı niye yazıyorum biliyor musunuz? Amacım moralim bozmak değil. Aynı geçen sene öngördüğümüz, yılbaşında konuşmaya başladığımız gibi bir süre daha böyle devam edeceğiz gibi geliyor. Bu şu demek. Zaman zaman endekste güzel hareketler olacak ama o kadar. Hisse bazlı daha da güzel hareketler olacak fakat bir yere kadar. Yani boğa piyasası yok bir süre daha. Bunlar benim yılbaşından beri görüşüm, değişmedi hala. Sadece kısa süreli parlamalardan yararlanma sonra da satış varantına bakma şeklinde geçiyor zamanım.

Aklıma gelmişken bloğu uzun zamandır takip edenler bilir. İndikatör geliştirme çabalarımı. Tahmin edeceğiniz gibi mavi yeşili kesince al tarzı bir indikatör değil. Hala devam ediyorum üzerinde çalışmaya.

TCMB toplantısı. Bence teknik olarak arttırması gerekir ama ben faiz artışı beklemiyorum. Umarım faiz indirimi de gelmezJ Yüksek faizin büyümeyi ne kadar olumsuz etkilediğini en az 20 kez konuşuşuzdur. Fakat maalesef durum bu.

Negatif
  • Brexit, İtalya
  • ECB ve FED’in para politikaları (tahvil faizlerinde yükseliş, paranın sıkılaşması vs.)
  • ABD-Rusya-Çin ilişkileri, ticaret savaşları vs.
  • Çin ekonomisindeki yavaşlama
  • Gelişmiş ve gelişmekte olan piyasalar
  • Dünyada artan borçluluk.
  • Kasım ABD seçimleri
  • İran, Suriye, Kıbrıs
  • Bizim bankaları verdiği yüksek faiz (risksiz getiri)
  • Şirketlerden gelen olumsuz haberler
  • Ekonomik beklentiler (büyüme vs.)

Yukardakilerin bir kısmını içeren son Bank of America Merrill Lynch Global Fund Manager Survey’inin detaylarını buraya bakabilirsiniz. Özeti aşağıda

Nötr
  • Bir süre yine gün için izlemeyeceğim ekranı. Şaşırdık mı? Hayır. Zaten önemli zamanlarda benim işim çıkmasa şaşarım. Akşamları tabi ki bakacağım. İsterseniz akşamları konuşuruz. Bunun dışında bilanço ile ilgili olarak İş Yatırım, Ziraat Yatırım, Yapı Kredi Yatırım, Deniz Yatırım görüşlerini paylaşmış. Bu adresten firmaların FX pozisyonu hakkında bilgi alabilirsiniz. Bilanço açıklanma tarihleri için ayrıca buraya bakabilirsiniz.
  • Petrol fiyatlarındaki düşüş var ama hala çok yüksek
  • CDS yüksek ama düşüyor.
  • TCMB toplantısı


Aşağıdaki yorumlarda bilanço beklentisi etkisi yoktur. Baştan belirtim deJ
Sektörler
Bakış Açısı
Bankalar
Bankalara kısa süreli duyduğum ilgiler dışında genelde olumsuz bakıyorum ama artık eskisi kadar olumsuz değilim. Fakat ISCTR’ye dikkat ederdim.
Holdingler
Hala SAHOL’u KCHOL’e göre daha çekici buluyorum. Şişe’den olumlu bilanço bekliyorum ama haber akışına dikkat etmek gerekiyor bence
Havayolları
İyi bilanço bekliyorum. Fakat bilanço sonrası ne olur görmek lazım. Çünkü en iyi oldukları sezon geri de kalıyor
İletişim
Haftalardır çok kötü fiyatlanıyorlar, vardır değil mi bunun sebebi ! TCELL’e talep bir süredir var her ne kadar fiyat ayansımamış olsa da ya da bana öyle geliyor. Fakat gelsin bakalım bilanço önce, görelim.
Petro-Kimya
“Yanlış bilmiyorsam Star Rafinerisi’nin açılış var bu hafta. İlgi çeker sanırım” diye konuştuk, aynen de oldu. Önümüzdeki bilanço ile birlikte yoğun ilgim olacak elbette. Tüpraş’ta hala bilançoya kadar alıcı gözle bakmaya devam ediyorum ama nasıl anlatsam Tupras 100lerdeyken olan heyecanım gittikçe azalıyor.
Demir-Çelik
“ABD konusu bu sektörle de ilgili tabi, fakat piyasa alıma dönmeyince ben de dönemiyorumL” diye konuşmuşuz. İkisi de daha önce destek olan fiyatlara geldiler. Tepki gelecek mi bakacağız.
Beyaz-Eşya
“Satıcılı bakmıyorum” diye konuşmuşuz hala da öyle. Geçen haftaya göre daha az heyecanlıyım
Savunma-Teknoloji
ASELSAN 26-50 hareketini yaparken yabancı sattı yerli aldı, şimdi tam tersi oluyor. İlginç işler, bakalım ne olacak.
Otomotiv
Hala aynı yerdeyim. Özetle alıcı gözle bakmıyorum uzun süredir, piyasa şartları da malum.
Emlak
“Alım geliyor görüyorum ama ilk önceliğim değil hala” diye konuştuk. Hala aynı yerdeyim.
XU030
“Dünya böyle giderse çıkma isteğimiz törpülenir ister istemez” diye konuşmuşuz. Bilançolar gelecek 2-3 haftada öyle takılırız ama ben her zaman endeks yerine hisse varantlarını tercih ediyorum.
DAX

“Alıcı olmak için görmek lazım biraz bence” diye konuşmuşuz hala aynı yerdeyim.
FSX5E
NDX- SPX500
NIKX
UKX
USDTRY- EURTRY
“Hala alıma dönmedim. Fakat ucuzcular gelebilir ve/veya ABD verileri bize buraları dip mi diye sordurabilir” aynı görüşteyim.
XAUUSD
“Yataydan yukarı kırdı ama ABD tarafı (tahvil faizleri, DXY) filan çok güçlü. Hala borsadan kaçış olursa buraya gelirse para o zaman iş başka tabi” diye konuşmuşuz. Günü birlik alım-satım dışında ilgimi çekmiyor hala.
BRENT
İki haftadır düşüyor. Fakat bizim için hala yüksek. Altın gibi bunda da günlük hareket dışında pek bir şey yapmıyorum.

Takvim
Salı
TR-TÜİK-TCMB Tüketici Güven Endeksi
Almanya - ZEW Ekonomik Hissiyatı: Umarım karamsar değillerdir.

Çarşamba
Almanya İmalat Satın Alma Müdürleri Endeksi (PMI)

Perşembe
TCMB Politika Faiz Oranı
TR-İmalat Sanayi Kapasite Kullanım Oranı
AB-Faiz Oranı Kararı ve basın açıklaması

Cuma
Rusya-Faiz Oranı Kararı (Eki)
ABD- Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYİH) (çeyreklik) (3. Çeyrek) 


NOTLAR
- Sıkça sorulan sorulara bakmak isterseniz: SSS
- Bloga destek olmak için ADBLOCKER gibi reklam engelleyici programları bu sitede kapatmanız ya da işlevsiz (disabled) hale getirmeniz yeterli olacaktır.

Paylaş:
Devamı

14 Ekim 2018 Pazar

7 Ekim 2018 Pazar