15 Aralık 2018 Cumartesi

Haftalik Degerlendirme (17.12.2018 - 21.12.2018)


Bence piyasa manik depresif bir ruh hali yaşıyor. Örneklerle anlatmaya çalışacağım, piyasanın neden bu kadar bana göre karışık ruh halinde olduğunu:

1. Biz de gelen veriler ekonomi de iyi bir durumu işaret etmiyor. Yaşadığımız döviz şoku, bankaların kredi verme isteksizliği, konkordato haberleri (doğal olarak bunun tüm tedarik zincirine etkisi), Suriye, S-400 konusu, şirketlerin borçları ve bunun bankalara etkisi, dünyadaki yavaşlama eğilimi vs. konusunda belirsizlikler ortada dolaşıyor. Güncel olay olarak AKBNK’ın bedelli arttırımı, YKBNK’ın tahvil ihracı….Bankalar gelecek için önlem mi alıyor yoksa başka bir şey mi (herkes bir şey konuşuyor: OTAŞ kredisi diyen de var örneğin) var diye herkes bir anda düşünüyor (dünya piyasaları kötüyken sermaye arttırımı yapılmaması gerekir benim bildiğim kadarıyla). Yanılmıyorsam Türkiye Bankalar Birliği sorun yok diye açıklama yaptı....

2. Konutta satışlar kötü gidiyor bir anda haber düşüyor. Banka diyor ki “Kredinin yüzde 0.98'ini müşteri, yüzde 0.80'ini firma üstlenecek, toplamda yüzde 1.78 faiz uygulanacak. Limiti 500 bin TL ile sınırlayarak düşük gelirli kesimi de hedefledik" (Kaynak). Karşı taraf yok o iş öyle değil, müttehitler evleri pahalı gösterilecek ve indirim yapılmış gibi insanları kandıracak diyor. Başkası diyor ki ev alan memmun olacak çünkü düşük faizle alacak, müteahhit memmun çünkü hem evi satacak hem de varsa bankaya borucunu ödeyecek, banka memmun çünkü hem kredi veriyor hem de alacağını tahsil ediyor. Başkası diyor bu işin yıllık faizi %21,36 ama mevduat faizi yaklaşık %22,5 arada ki fark banka zararı olarak yazılacak……

3. Bir anda Varlık Fonu yurt dışında borç arıyor diye haber çıkıyor. Böyle olunca piyasa bir anda anlamaya çalışıyor. Varlık Fonu’nun elinde olanlar bunlar. Bunları mı teminat gösterecek ya da başka bir yol ile mi olacak yoksa haber yalan mı diye. Bir de Hazine’den daha ucuza borçlanamaz diyordu ekonomistler, borçlanırsa nasıl olacak....

4. Hazine ihaleleri süreciyle ilgili uzmanlar “bilmiyorum”, “anlamadım” vs. diyor. Kimisi 1994 krizine benzetiyor (Hatta 27 Mart’da yerel seçimler vardı o zaman), kimisi alakası yok abartmayın diyor, kimisi borca ihtiyaç yok o yüzden diyor, kimisi enflasyon düşecek o yüzden diyor. Anladığım kadarıyla bir taraf diyor ki o zaman da yerel seçimler vardı ve hazine ihalelerinde iptal oluyordu. İptal olunca para piyasada kaldı ve millette dövize koştu. Diğer taraf diyor ki o zaman küreselleşme böyle değildi, sabit kur rejimi vardı, o zaman göre likitide bolluğu var vs. Herkes bir şeyler diyor. Sonuçta faiz dediğimiz şey enflasyon + risktir. (TCMB ve BIST ilişkisi için lütfen buraya tıklayınız). Uzmanlar enflasyon düşecek diyor ama riski kim neye göre ölçüyor. Mesela CDS düşmüyor. Hadi diyelim CDS yabancıların uydurması ve gerçeği yansıtmıyor. Biz kendimize bakalım. Ekonomik büyüme beklentisi düşük, şirketlerin borç ödeme problem devam ediyor. enflasyon düşüyor ama 7’den 5’e değil. işsizlik problem, seçimler, Suriye, İran, Rusya, Kıbrıs (doğalgaz vs.), AB, S400, Kaşıkçı cinayeti vs. böyle risklerde var....

5. Yastık altındaki dövizin piyasaya sokulması. Döviz tahvili çıkacak ve vatandaş satın alabilecek. Faiz oranları bankalardan daha iyiyse herhalde ilgi olur sanırım. Bu durumda bankalar faizi mi arttıracak yoksa bu konu beni aşar deyip başka numaralar mı bulacaklar kendilerine olan ilgiyi sürdürmek için. Kimisi diyor ki devlet vatandaşı dövize yönlendiriyor kimisi piyasaya nakit girecek iyi bir şey olacak, kimisi de yastık altından parasını çıkarmaz en fazla olursa bankalardan tahvile kayış olur diyor....

Yukarıda verdiğim örnekler esasında bir şeyi anlatmak için. Olaya nereden baktığınıza göre işler değişiyor. Lütfen coştuk uçuyoruz diyene, battık diyene, saçma sapan dedikodular vs. inanmayın. Ben kendi adıma mantığıma ve piyasada oluşan verilere göre karar veriyorum. Yoktan yere karalar bağlamanın veya mavi boncuk dağıtmanın kimseye bir faydası yok.

Bu sefer Brexit, Çin’den gelen veriler, ticaret savaşları, ECB, FED vs.ye hiç girmeyim dedim kendi kendime.
Fitch, Türkiye'nin 'BB' notunu ve negatif görünümünü değiştirmedi.
FED umarım faiz arttırır, seneye 1-2 nokta görürüz ve gelecek yıl verilere bakacağız filan diye sözü ağzında geveler. Devamını haftaya konuşuruz.
Suriye konusu malumunuz zaten.
Üzerinde çalıştığım algoritma ile ilgili sorular geliyor. En baştan söyleyeyim, algoritma fiyata göre çalışmıyor. Yani fiyat hareketinin sistemde yeri yok. Hacim ve ortam koşullarının önemi var (bakmak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz). Aşağıda geçen hafta için elde edilen sonuçları paylaşıyorum. Hala eksikler var yalnız. Ortam bilgisinin değerini grafiğin sağındaki sütundan değerlendirmek gerekiyor. Ayrıca her grafiğin altında gün gün sistemin elde ettiği sonuçlar var. Bu veriye güvenerek henüz işlem yapılmaz!









Sektörler
Bakış Açısı
Bankalar
“Tahvil faizlerindeki düşüş kafama yatmıyor. Faiz düştükçe bankalara olumlu bakarım” demişiz. Zaten sonradan tahvil faizleri artmış. Kural hala geçerli ama kara bulutlar dolaşıyor galiba sektör üzerinde. ABD-Türkiye ilişkileri indikatörü olarak HALKB’yi görüyorum.
Holdingler
Ortam böyle devam edecekse en olumlu Şişe’ye bakmaya devam ederim, Hazine haberi aklımın bir köşesinde hala duruyor.
Havayolları
Ortam THY’yi daha fazla destekliyor. PGSUS’un son rakamları geldikten sonra satış tarafına geçtim. THY’yi PGSUS’a göre daha ilgi çekici görüyorum alım anlamında.
İletişim
Pazartesi TCELL’in temettüsü var. Ortam her ikisi için de iyi değil ama TCELL artık döviz fazlası olan bir şirket olacak.
Petro-Kimya
Algoritma Tüpraş için şartlar daha iyi diyor ama benim iç güdülerim PETKIM’e daha olumlu bakıyor. Sistem bu ikisinde biraz problemli gibi bakalım ne olacak ben de merak ediyorum.
Demir-Çelik
Sistem bir süredir burada olumluya döndü. Piyasan önce gördü hafta içi hareketleri neredeyse. Bir anlamda demir-çelik sektörü ticaret savaşları indikatörü gibi oldu. Fakat sektörde sıkıntı olduğu çok belli. Bu arada Cuma günü burada durumu paylaşmıştım.
Beyaz-Eşya
“Alıcılı değilim ama satışta ilk aklıma gelen hisse de olmuyor” diye konuşmuşuz. Daha önce de buralarda dinlense iyi olur demiştik. İlgi alanıma tekrar giriyor, nedense teşvikin uzatılacağını düşünüyorum.
Savunma-Teknoloji
Bir süredir ilgi de gelmiyor. İlgi gelmeyince satım varantı oynuyorum mecburen.
Otomotiv
Maalesef sektörün durumu ortada, o yüzden de hep geçici süreyle olumlu bakıyorum ve sonra satışa dönüyorum.
Emlak
Hala olumlu bakmıyorum. Neredeyse ilk halka arz fiyatına gelecek bu arada.
XU030
“ABD borsaları daha aşağıya gitmez umarım” diye konuştuk ve hala aynı düşünüyorum.
USDTRY- EURTRY
TCMB faizi ve cari fazla elimizi güçlendiriyor ama seçim yaklaşıyor. Haftaya detaylarını 2019 beklentisi benzeri bir başlıkla yayınlamayı planlıyorum.
XAUUSD
Olumlu bakmaya devam ediyorum ama izlemedeyim. Ticaret savaşları, jeopolitik riskler, ABD enflasyonu, FED faizi….değişken çok.
BRENT
Bir süredir dengelenmeye çalışıyor, OPEC arzı kesti ama daha etkisi görülmedi. Oynaklık azaldı ama hala tedirgin edici.

Madem sabredip buraya kadar okudunuz, siz bir sürprizim var. Emtia fiyatlarıJ


Takvim
Daha detaylı bakma için lütfen buraya tıklayınız.

Pazartesi
TR-Sanayi Üretimi
TR-İşsizlik Oranı
TR-Bütçe Faiz Dışı Denge
AB- Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) (Yıllık) (Kas)

Salı
Almanya Ifo İş İklimi Endeksi

Çarşamba
FED

Perşembe
Japonya Merkez Bankası (BoJ)

Cuma
TÜİK-TCMB Tüketici Güven Endeksi
ABD-Çekirdek Dayanıklı Mal Siparişleri (Aylık) (Kas)
ABD-Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYİH) (çeyreklik) (3. Çeyrek)

NOTLAR
- Resim buradan alınmıştır
- Kullandığım yöntem
- Sıkça sorulan sorulara bakmak isterseniz: SSS
- Bloga destek olmak için ADBLOCKER gibi reklam engelleyici programları bu sitede kapatmanız ya da işlevsiz (disabled) hale getirmeniz yeterli olacaktır.







Paylaş:

6 yorum :

  1. Sn Darvas,
    Paylaşımlarınız için teşekkür ederim.
    Her Daim yararlandğımız bir kaynak olmuştur.
    Cari Fazlalık konusunda keşke ovp 2018 ocakta yapılmış olsunda bunun sonucu olarak İhracatımız artmış ithalatımız azalmış olsun ama malesef
    Türkiye ekonomi tarihinde krizlerde hep böyle olmus ihracat artmış gözükür ki bu krizin derinleşmişliginden başka bir sey ifade etmiyor benim için...
    itlahat azalıyor firmalar daha önce ithalat ettikleri stoklarını kullanıyor nakit kraldır felsefesiyle ihracata fiyata bakılmadan satışlar yapiliyor. ( İç talep olmadığı için ihraacat oluyor)
    Böyle bakınca Cari fazlalığımız oluyor
    Ümit ederim ben yanılıyorum.. Ama tekrar ihracat yapılacağı zaman bu sefer maliyetler bir öncki satışımıza göre artacağından fiyat tutturmamızda sıkıntı yaratacak ve ihracatımızda azalacak

    ümit ederim ben yanılırım Cari Fazlalığımız artarak devam eder...

    Bildiğim tek bisey var imalatçı olarak halen yüksek elektrik faturası ödedğimizdir..

    Saygılarımla

    Sinan

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sizin yanılığınız görmek için bir koli kutu ısmarlardım (anlayın artık durumu). Bir aselsan bir de sizin elektrik faturasi ne olacak bilmiyorum:) Saka bir yana bu şartlarda siz nasil sürdürülebilir bir rekabet gücüne sahip olacaksınız onu hiç bilmiyorum. Zaten özel sektörde olup düzgün bir şekilde ayakta kalan baş tacı yapılmalı bence.
      Saygilarimla.

      Sil
  2. Yazı için teşekkürler. ( Erhan Özşen )

    YanıtlaSil
  3. Aydinlatici yaziniz icin sagolun. Su an piyasa diplerde geziyor ama bi taraftan da uzun vadeciler icin guzel alim firsatlari yaratiyor. Bi cok yerde insanlar piyasalarin bu hareketlerinin banka robotlarinin algoritmalari yuzunden oldugunu dile getirmekte. Bu dusuncelerin de bi kisim haklilik payi var belki ancak gun gectikce Dunyadaki toplam borclanmaya bakinca piyasalardaki ayi hareketi de anlam kazanmakta. Umarim 2019 felaketi diye bisey olmaz.
    Bu arada sormadan edemeyecegim. Piyasalarla\borsayla ilgili kaynak teskil edecek sevdiginiz ve okurlarinizin(yani biz) kesinlikle okumasini dusundugunuz kitaplar hakkinda bi yazi yazmayi dusunurmusunuz?
    Tekrar tesekkurler.
    &

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnsanlar genelde piyasa düşerken düştüğüne, çıkarken de çıktığına inanmıyorlar:) Robotlar konusu benim kafamda soru işareti. KY için ne kadar moral bozucu oldugunu biliyorum ama radyo-->televizyon-->mobile telefon-->internet diye gecisler olurken de insanlar hep şikayet etti. Yani insanlar hakısz demiyorum ama süreç bööyle gidiyor şimdilik:) Umarim yaza bilirim, gerçekten fena olmaz esasinda yazarsam, teşekkurler hatirlatmaniz için:)

      Sil